4 Mart 2011 Cuma

Kadın dediğiniz unutmaz, ama daha kötüsü gün gelir hatırlatır.





Artık bir şeyler dizginlerinden boşalmıştır.
Bir ilişki de ne zaman kavga etmekten bırakın sevişmeyi, öpüşecek zaman bile bulamıyorsanız; tamamdır.
İş çoktan bitmiştir.
Uzatmalar oynanmaktadır ve aşk futboldan farklı olarak son saniye gollerine ve zafer hikayelerine pek de alışkın değildir.
Her ne kadar sen kendini aşkın Maradona’sı da görsen de ne gelir elden gavur İtalyanlar on bir kişi katı defans yaparlar.
Senin her iyi hareketini çabanı kendilerine has o pis tekmeleriyle savururlar.
Bütün çabalarınızın sonuçsuz kaldığını görmek de elinizden alınan son silahınızdır.
Domalmışsınızdır ve boxer çoktan kıyafetlerle birlikte katlanmış kenara konulmuştur.
Götünüz sikilecektir.
Sevgilinizin kasıkları nasıl kokuyor anımsamazsınız bile.
Bir zamanlar kafanızı kaldırmazdınız değil mi? Ah o günler.
Sevişmelere öyle aralara girer ki artık, aşktan çok sadece belli saatlerde kalkan bir market servis gibidir yaşadığınız.
Bekle ki gele.
Kör olasıca.
Sonra birden bir kavga patlar, patlamaz diyen dostlarım hazırlanın patlayacaktır.
Tahrip gücü yüksek parça tesirli bir söz -ki bu muhtemelen siktir gittir- yaracaktır ruhunuzu. Zülfikar gibi hem de.
Birikmiş bir hınçla, tükenmez bir nefretle…
Eskiden kalan her şeyin hesabı o an sorulacaktır.
Sen ne kadar ben Muaviye değilim Ali dur ne yapıyorsun desende söz kılıcı tutanda değil artık kılıcın kendisindedir.
Ve Zülfikar dünya tarihinin kanla beslenen en kinci kılıcıdır.
Hanzo Hattori bok yesin. Kurban olsun ala gözlerine Alinin.
Siz ne kadar iç organlaırınızın sıhhati için bir dansöz gibi sağa sola kıvırsanızda hantal vücudunuzu kusura bakmayın, o boku yiyeceksinizdir.
Kadın dediğiniz unutmaz, ama daha kötüsü gün gelir hatırlatır.
İşte o gün gelmiştir.
Sinirlenmiş bir kadın sıfatının yanında deccal dediğin kepçe kulaklı hugodur.
Öyle sempatiktir.
Zıvanadan çıkmış bir kadının aşağılayıcı ve bağıran sesinin yanında 9.0 şiddetindeki depremin çatırtıları ninni gibi gelir.
Öyle huzur dolu.
Hemen kaçmanız gerekir, bir süreliğine uzaklaşmanız ve bunu emin olun herkes bilir.
Ama işte olay tam da o anda başlar.
Bazı ilişkiler vardır ki doğru bildiğiniz hiçbir şeyi yapacak götünüz yoktur.
Blöfler üzerine kurduğunuz karaktersiz kişiliksiz bak giderim ha tehditleri ile bezeli ilişkilerdir onlar.
Elinize aldığınız çatalla şova müsait ilişkiler.
İşte öyle boka battığınız ilişkilerde konuşursunuz.
Saatlerce günlerce aylarca ve inşallah yıllarca.
Böyle de acizsinizdir.
Biliyorum kolunuz kanadınız kırılır gidemezsiniz diyemezsiniz duramazsınız susamazsınız.
Huzursuz edici bir şeydir ama gönül bu işte sever böyle boktan vaziyetleri.
Akıl unutur tüm gerekli vazifeleri.

Ama dostlar olsun be aşk bok gibi iken de güzeldir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder